Prof. Dr. Tarık Terzioğlu İle Röportaj

Prof. Dr. Tarık Terzioğlu, İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesinden mezun olduktan sonra aynı fakültede Genel Cerrahi ihtisasını tamamlamıştır. İngiltere'de St.Thomas's hastanesinde 1 yıl çalıştıktan sonra yurda dönen Prof Dr. Terzioğlu, İstanbul Tıp Fakültesi'nde akademik kariyerine devam ederek Genel Cerrahi Doçenti ve Profesör ünvanlarını alarak,  İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesinde Öğretim üyesi olarak çalışmıştır. 1994 yılından beri VKV Amerikan Hastanesi Genel Cerrahi ve Endokrin Cerrahisi departmanında yarı zamanlı olarak çalışmaktadır.

Prof. Dr. Tarık Terzioğlu, 1986 yılından bu yana Endokrin Cerrahisi alanında  çalışmalarını sürdürmektedir. Endokrin Cerrahisi Derneğinin kurucu üyelerinden olan Prof Dr Terzioğlu, 2006-2008 yılları arasında, derneğimizin başkanığını  yapmıştır. Halen Endokrin Cerrahisi Derneği Eğitim Komisyonu Başkanı olarak derneğimizin eğitim etkinliklerini yürütmektedir.

Profesör Terzioğlu,

  • Türk Cerrahi Derneği
  • İstanbul Cerrahi Derneği
  • Endokrin Cerrahisi Derneği
  • International Society of Surgery
  • International Association of Endocrine Surgery
  • American Association of Endocrine Surgery gibi ulusal ve uluslarası  mesleki derneklerin üyesidir. 

1. Sayın hocam, endokrin cerrahisine ilginiz nasıl başladı?

Asistanlık ve başasistanlık süresinde genel cerrahi konuları ile uğraşır iken üst gastrointestinal ve kolorektal cerrahi ile yakından ilgilenebilme imkanları bulmustum. Buna karşılık uzmanlık tezim  ''Cushing Sendromunda Cerrahi"  konusu idi ve endokrin hastalıklarının cerrahisini de yapmakta idik. O yıllarda her dalda olduğu gibi genel cerrahide de branşlaşma hevesleri mevcuttu. Seksenli yılların ikinci yarısında ülkemiz her yönden batıya yaklaşma ve modernleşme eğilimine girmiş ve dünya ile entegrasyon her konuda giderek artmaya başlamıştı. Ben de o yıllarda oldukça geniş ve bakir bir alan olan ENDOKRİN CERRAHİSİ yapmaya karar verdim. Ama ön şartlarım vardı; özellikle endokrinoloji ekibiyle birlikte yapılacak poliklinik ve diğer bilimsel çalışmaların oluşturulması ve devamını sağlamaktı. Endokrinoloji bölümünde Prof Dr Halil Azizlerli ve Prof Dr Faruk Alagöl ve daha sonra gelen diğer öğretim üyesi arkadaşlar bu prensiplere sahip oldular. Bu günkü Endokrinoloji-Endokrin Cerrahisi işbirliğini başlatmış olduk. 

2. Eski dönemlerde endokrin cerrahisinde ne gibi sorunlar vardı. Şimdiki sorunlar sizce ne?

Eski dönemlerde Endokrin Cerrahisinin sorunları, diğer dallarda ve ülkemizdeki eksikliklerdi;dünya entegrasyonunda yer alma, laboratuar çalışmaları bilgi alışverişinin standardizasyonu eksiklikleriydi.

Bugün gelişmiş ülkelerdeki endokrin cerrahisi konusunda ülkemizdeki çalışmalar arasında önemli bir fark olmadığını görüyoruz. Ortak toplantılar, yeni çalışmalar, Avrupa ve dünya organizasyonlarında yer alma ve söz sahibi olduğumuz bir gerçeğini görmekteyiz. Eksik  ve sorun olan, gerekli bilimsel laboratuar çalışmalarına verilen değerlerin azlığıdır. 

3. Türkiye’de endokrin cerrahisinin konumunu nasıl buluyorsunuz?

Türkiye’deki Endokrin Cerrahisi, tıp fakültelerinin büyük bir çoğunluğunda, formasyonunu tamamlayarak belli bir standardı yakalamıştır. Diğer hastaneler ve tıp fakültelerinde gelişen bu bölümlerin yükselmesi ve dünya standardını yakalaması için çalışmalar devam etmektedir. Bu konuda Endokrin Cerrahisi Derneği "TİROİD OKULU" çalışmaları yapmakta ve devam etmektedir. Amacı ülkemizin her bölgesinde ayni cerrahi dilini konuşmak ve ortak standart yaratmaktır. 

4. Yeni nesile, endokrin cerrahisi açısından önerileriniz nelerdir?

Yeni nesile önerilerimiz; bilgiye kolay ulaşabildiği için kendi konularında sunulan yayınları çok iyi takip etmeleri, çalıştıkları bölümde araştırmacı kimliklerini geliştirmeleri ve en önemlisi her konuda çağdaş olmaya çalışmalarıdır. 

5. Yurtdışında endokrin cerrahisi eğitim programlarına olan bakış açınız nedir?

Yurdışı endokrin cerrahisi eğitim programları bir çok ülkede farklı olarak veriliyor. Her ülkenin, bizim ülkemizde olduğu gibi, endokrin cerrahisi ile ilgili kuruluşları bu eğitimde faydalı oluyor. Ayrıca tüm endokrin cerrahisi ile ilgilenenlerin ortak buluşma yeri olan AAES , IAES, ESES gibi internasyonal dernekler bu eğitimleri başarı ile yapmaktadır. 

6. Bir endokrin cerrahisi kongresinde tartışılmasını arzu ettiğiniz konu(-lar) ne olurdu?

Yurt içi kongrelerde ortak problemlerin konuşulacağı; cerrahi teknikler, tanı koymada ve cerrahideki yenilikleri içeren konuşmalar yapılmalı. Bunlara yapılan araştırmaları içere konular eklenmelidir. Amaç, dünya entegrasyaonunu sağlayacak standardı yüksek çağdaş çizgiyi yakalamak için gerekli olan konuların konuşulmasıdır.